Küçük devletten büyük imparatorluğa! 📌

Küçük devletten büyük imparatorluğa! 📌

Channel:
Subscribers:
1,680,000
Published on ● Video Link: https://www.youtube.com/watch?v=NUpvt_z5prw



Duration: 5:49
2,349 views
175


Güçlü bir komutan olan Hun İmparatoru Attila, Hunları sadece zamanın en etkili savaş gücü haline getirmekle kalmayıp 10 yıldan daha kısa sürede çok küçük bir devleti büyük bir imparatorluğa dönüştürdü. Bu imparatorluk Avrupa’nın doğusundan günümüz Fransa’sına ve Tuna Vadisi’nin güneyine kadar uzanıyordu. Doğu’nun Batı’ya ilk büyük ve kapsamlı saldırısının lideri olan Attila, girdiği savaşların çok büyük bir bölümünü kazanmış, tarihin en gizemli liderlerinden biriydi.

Günümüzde Türkler ve Macarlar , Attila’yı bir kahraman olarak kabul edip çocuklarına onun ismini koyuyor. Oysa 4. ve 5. yüzyıllarda çoğu Avrupalı aile çocuklarına, ‘Uslu durmazsan, Attila seni alıp götürür.’ gibi ürkütücü ifadeler kullanıyordu. Attila döneme öyle bir dehşet salmıştı ki Avrupalılar için ‘korku eşittir Attila” desek, abartılı bir tabir kullanmış olmayız.
4. Yüzyılda yaşayan Romalı yazar Ammianus Marcellinus, Attila ve ordusunun yiyeceklerini hazırlarken ateş kullanmadığını, etleri yarı çiğ bir biçimde tükettiklerini; savaşlarda çoğu askerin uğuldayarak düşman askerlerin korkmasını amaçladıklarını ve savaşçıların surların üstlerinden uçarak dağınık bir biçimde savaştıklarını ifade etmişti. Marcellinus’un belirttiği bu halk söylenceleri Attila’nın düşmanı ‘korkutarak zayıflatma’ stratejisinin ne kadar başarılı olduğunu gösteren önemli bir delil olarak karşımıza çıkıyor.


Ayrıca, Attila’nın ordusu hızlı hareket etmek ve manevra kabiliyetini arttırmak için hafif donanımlı kıyafet ve silahlar tercih ediyordu. Ordu, aniden dağınık gruplara ayrılıp düzensiz gözükerek bir anda saldırıyor, düşman askerlerinin üzerine ağlar atarak onları savunmasız bırakıyor ve savaşma iradelerinin azalmasını sağlıyordu. Sürate dayanan bu taktik, özellikle Galya Seferi sırasında bir rüzgar gibi esiyor, Hristiyanlar günahlarından dolayı cezalandırıldığını düşünüyordu. Bu sebeple Attila’ya da ‘Tanrı’nın kırbacı’ ismini takmışlardı.


Attila’nın Batı Roma İmparatorluğu’na sefer düzenlemesi üzerine Kral III. Valentinianus, Papa I. Leo’yu yüklü ganimetlerle birlikte Atilla’ya göndererek seferi durdurmasını istedi. Papa I. Leo, Roma’yı ve cemaatini bağışlamasını ve seferi durdurmasını rica ederek Attila’nın önünde diz çöktü ve ganimetleri sundu. Bunun üzerine Attila seferi durdurdu. Böylece Attila Han, Roma’yı haraca bağlayan ve Papa’ya diz çöktüren hükümdar olarak tarihe geçti. Ölümünün üzerinden 16 yüz yıl geçmesine rağmen adı hala ‘durdurulamaz güç’ kavramı ile ilişkilendiriliyor. Bu doğrultuda Almanların Nibelungen Destanı’nda da Attila’dan bahsetmesi, onun Avrupalıların içine nasıl işlediğini ve benliklerinde ne denli derin izler bıraktığının en önemli göstergesi. Çağının en büyük savaş komutanı, Türk ve Dünya Tarihi’ne damga vuran, günümüz Avrupa’sının şekillenmesini sağlayan Hun İmparatoru Attila’yı psikolojik danışman Buğra Serdaroğlu, Psikoloji İmparatorluğu’nda anlattı.

#Psikoloji #imparator #Attila







Tags:
psikoloji
imparator
atilla
attila
çağ
tarih
hunimparatorluğu
Türk
Macar
Avrupa
düşman
korku