Japonların İkinci Dünya Savaşı’nda yaptığı ilk büyük hata neydi?
Japonya’nın Nagazaki ve Hiroşima kentlerinde yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği atom bombası felaketinin üzerinden 75 yıl geçti. İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerikan savaş uçaklarının atom bombası attığı bu kentleri ve olayları hepimiz biliyoruz. Peki, bu saldırının askeri olduğu kadar psikolojik propaganda amacıyla yapıldığını biliyor muydunuz?
ABD’nin psikolojik savaş taktilerinde belirli silahlar vardı. Bu silahlar, sivil medya tarafından oluşturulan filmler, gazeteler ve radyolardı. İkinci Dünya Savaşı sırasında silahlı kuvvetler, özelikle broşür ve gazetelere güveniyordu. Müttefik güçler tarafından yaklaşık 8 milyardan fazla broşür uçaklar tarafından düşman siperlerine atıldı. Ayrıca ABD, radyolarda propaganda programları yürüttü ve bunun için hoparlörler ve megafonlar kullandı. Tüm bu taktiklerin kullanılmasındaki amaç düşmana gözdağı vermekti.
Japonya’nın en önemli eylemi Hawaii’deki Pearl Harbor’ın bombalanmasıydı. Japonya, bombalama sayesinde ABD’nin Pasifik gücünü yok etmeyi ve Amerikalıların yüreğine korku salmayı amaçlıyordu. Ancak bu, Japonların İkinci Dünya Savaşı’nda yaptığı ilk büyük hataydı. Çünkü Pearl Harbor’ın vurulması, sadece Amerika’yı savaşa sokmakla kalmadı, aynı zamanda Amerikalılarda bir öfke ve intikam hissi de uyandırmıştı. Bu intikam hissi, savaşın sonunu getiren Hiroşima ve Nagazaki bombardımanlarının sebepleri arasındaydı. ABD bu bombaları atarken Japonların ne denli karşı konulmaz bir güçle savaştığını düşünmesini ve teslim olmasını istiyor, bu korkuyu salmak için Hiroşima ve Nagazaki’de yaşayan yüz binlerce sivilin hayatını hiçe sayıyordu. Her iki tarafın psikolojik ve askeri savaş taktiklerinin mücadelesi, nihayetinde milyonlarca masum insan insanın ölümüyle son buldu.
Uzman Klinik Psikolog Buğra Serdaroğlu, ABD- Japonya arasındaki psikolojik taktikleri ve savaşın hayatını kaybetmeyen kurbanlarından biri olan Iva Toguri’yi Psikoloji İmparatorluğu’nda anlattı.